dogusbelenakita
  Koy Tarihi
 

Döğüşbelen akıta 

Döğüşbelen Akıta
1864 yılında Rus çarlığı ile Kafkas halkları arasında 300 yıldır süre gelen savaşın çarlık lehinde bitmesi ile tüm Kafkasya topraklarını ele geçirdi. Rus çarlığı Kafkas halklarına 2 seçenek sunmuştu ya Kuban ötesine de ki topraklara ya da Osmanlı imparatorluğuna sürülmek. Kuban ötesinde gitmek istemeyen topluluklar yığınlar halinde büyük bölümü gemilerle imkânı olanda karayolu ile Osmanlıya zorunlu göçe maruz kalmıştır. Muhacirlerin işleri ile ilgilenmek üzere kurulan Muhacir Komisyonu hemen görevine başlayarak gelen muhacirleri iskân etmeye başladı. İskânların düzenli olarak yapılması amacıyla ihtiyaç duyulduğunda görevliler atamak suretiyle iskân işleri merkeze bağlı olarak yürütülüyordu. Mesela, Menteşe Sancağı dâhilinde bulunan Köyceğiz Kazası’na gelen muhacirlerin iskânlarını sağlamak amacıyla Mahmut Efendi aylık 200 kuruş maaşla görevlendirilmişti. Bu zorunlu göçe maruz kalan Kafkas halklarından Abhazlardan bir kısmı aydın vilayetinin Köyceğiz bölgesinde Döğüşbelene iskân ettirilmiştir (Döğüşbelen Köyü Kütük defterine ilk kaydedilenlerin Doğum yerleri Sohum olarak görülmektedir). İskân sırasında 40 hane yerleştirilmiş olup hane başına 200 dönüm arazi verilmiş (Aydın vilayet salnamesi ne göre 1890–91 yıllarında Döğüşbelen de 44 hane ve 222 nüfus bulunmaktadır). Döğüşbelen, ilk olarak Menteşe sancağına bağlı olarak yönetilirken, liva (ilçe) teşkilatının kuruluş tarihi olan 1283te (1867) Köyceğizin de ilçe olmasıyla Köyceğize (Yüksekkum) bağlanmıştır. Köyün resmi kuruluş yılı 1868’dır (Anlatıldığına göre ilk yerleşim şuan ki köyü merası olarak kullanılan araziye olup daha sonra köyün şuan ki merkezinin olduğu yere evlerini yaparak köy kurulmuştur). Abazalar ilk olarak köye bir camii, kahvehane ve okul ve değirmen yapmışlardır. Sulama amaçlı olarak bahçelere Nannam çayından arıklar vasıtasıyla suyu getirerek tarımsal üretim yapılmaya başlanmıştır (anlatıldığına göre tahtadan kürek yaparak bu kürekler vasıtası ile kazılıp açılmış). Günümüzde narenciye üretimi ile geçinen şirin sessiz ve huzurlu bir köydür. Son çıkarılan büyükşehir ile Muğla’nın büyükşehir yapılması ile köyceğize bağlı bir mahalleye dönüşmüştür. 

Köyün adı
Köyün eskilerince adlandırılan ismi Avga’dır  
Belen yerel dilde tepe anlamına gelmektedir. Adından da anlaşıldığı üzere Döğüşbelen döğüş tepesi anlamına gelir. Anlatıldığına göre iskân zamanında yöreye yerleşen Abhazlar değirmen yapmak istemişler. Yörede bulunan değirmenin sahibi ağa bunu duymuş ve yaptırmak istememiş. İlk seferinde yanına aldığı kolluk kuvveti ile yapılmakta olan değirmeni yıktırmış. Köyde yaşayan Abhazlar değirmeni yapmanın yollarını aramışlar aralarında anlaşarak bu sefer ağa gelirse hep birlikte hareket ederek ağaya karşı çıkmayı kararlaştırmışlar. 2. sefer değirmenin kurulduğunu duyan ağa değirmeni yıktırmak için geldiğinde köy ahalisi topluca hücum ederek köyün sırtını dayandığı tespihli tepe mevkiinde ağaya bir temiz sopa çekmişler, canını zor kurtaran ağa değirmenin yapılmasını engellemeyi bırakmış. Kurulan değirmen ile kendi ürünlerini öğütmekle hem de civar köylerden gelen insanların ürünlerinin öğütüldüğü bir değirmen olmuş.  
Köyceğiz Gölü’nün kuzeyinde bugün Döğüşbelen ismiyle anılan köy ilk olarak Çerkez Köy adıyla kurulmuştu71. Günümüzde bu adla anılan mevcut bir köy yoktur. Aynı yerde Döğüşbelen ismiyle bir köy bulunması bir isim değişikliğine işaret etmektedir72. Yani, Menteşe Sancağı’nda muhacirlerin toplu halde iskânı ile kurulan köy eski adıyla Çerkez Köy, bugünkü adıyla Döğüşbelen’dir. Dağınık halde yerleştirilen muhacirler belki baskın nüfus içinde eriyip gitmiştir. Ancak toplu yerleşimle kurulan köyler varlığını ve kültürünü bugün bile sürdürmektedir. Bugün hala Muğla bölgesinde Döğüşbelen’in Çerkez Köyü olarak tanınması buna işarettir. Geç bir tarih olmasına rağmen 1308/1890–91 tarihli Aydın Vilayeti Salnamesi’nde geçen bilgiler bize aydınlatıcı bilgiler vermektedir. Bu salnamede yer alan haritada Köyceğiz ve Yüksekkum Köyü’nün kuzeyinde Çerkez Köy gösterilmiştir73. Fakat aynı salnamede Köyceğiz Kazası’nın 38 köyüne ait emlak ve nüfus bilgileri verilirken Çerkez Köy adı geçmemekte bunun yerine kullanılan Döğüşbelen Köyü’nün ise emlak sayısı 44, nüfusu ise 222 olarak verilmektedir74. Yine, 1313/1895–96 senesinde Köyceğiz’in 56 köyünün75 arasında, 1314/1896–97 senesinde 58 köyün76 arasında ve 1315/1897–98 senesinde 57 köyün77 arasında Çerkez Köy değil Döğüşbelen ismi geçmektedir. Yani Çerkez Köy ismi kısa zamanda Döğüşbelen olmuştur. (71 Aydın Vilayeti Salnamesi’nin giriş kısmında yer alan “Aydın Vilayeti Haritası”nda Köyceğiz’in ve Yüksekkum Köyü’nün Kuzeyinde “Çerkez Köyü” adıyla bağımsız bir yerleşke gösterilmiştir. Bkz. Aydın Vilayeti Salnamesi 1308, Cilt: I, (Yazar: Cemiyeti Rüsumiyye Azasından İbrahim Cavid). 72 Mesela, 1308 tarihli salnamedeki haritada Çerkez Köy adı geçerken 1928 yılında Çerkez Köy adı geçmemektedir. Bunun yerine Döğüşbelen adı geçmektedir. Son Teşkilatı Mülkiyede Köylerimizin Adları, Hilal Matbaası, İstanbul 1928, s.92; Yine 1973 İl yıllığında da Döğüşbelen ismi yer almaktadır. Cumhuriyetin 50. Yılında Muğla–1973 İl Yıllığı, s.94.

 
  Bugün 2 ziyaretçikisi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol